1 Şubat 2010 Pazartesi

İlk Gol Her Zaman Güzeldir...


GALATASARAY-Denizlispor





(Geç kalan yazı için özür dilerim)

Sakatlar,transferler falan filan derken Galatasaray bir çok kişiden yoksun bir takımla Denizlispor deplasmanına çıktı ve 2-1 kazandı. Avrupa'nın şu an lig puanlarında en başarısız takımı olarak gözüken Denizlispor aslında dişli bir takım. Bunu geçen hafta Saraçoğlunda bu hafta da kendi evlerinde gösterdiler. Rakip takımın 2 saat önce yürüye yürüye 5 atması elbet oyuncular üstünde bir baskı oluşturmuştur ama takımda sezon başından beri beğendiğim en önemli özellik "kazanma arzusu". Bunu "10" her gol attığında yeniden hissedebiliyoruz.

Gelelim taktik analize : Üstte de belirttiğim gibi sakatlıklar dolayısıyla elde olan şablon 4-4-1-1 gibiydi. Emre Çolak'ın klasik "10" numara rolünde sahaya çıkması sevindirici bir gelişme işin açıkçası "gelecek" adına. İyi oynadı mı ? derseniz cevabım hayır olur ama 18 yaşında ki bir futbolcudan harikalar yaratmasını da beklemiyorduk zaten. 

Jo'nun gelişi hayırlı mı oldu hala kararsızım çünkü uzun boyu nedeniyle Galatasaray'ın pas yüzdesini düşürebilme ihtimali çok yüksek. Kolaya kaçmaya çalışan futbolcularımız topu JO ya şişirerek takıma zarar verebilirler. Bu maç da bazı anlar bunu yaşadık. Gerçi yaptığımız olumlu pas sayısı yine yüksekti fakat geçen haftaki karlı sahadaki Gaziantep maçında ki pas trafiğini yaşatamadı Galatasaray.



Her Arda Turan sohbetinde belirtirim ki Arda'nın skora katkı yapması gerekiyor üzerinde taşıdığı sorumluluklarla. Çoğu kişinin Kaptan'dan goller yerine güzel oyun beklediğini bilmeme rağmen ben Arda'nın gol atmasına yada asisst yapmasına razıyım en azından Süper Lig için. Büyük futbolcular skoru değiştiren futbolculardır dün Denizlispor'lu Braga belki kariyerinin en fantastik maçını oynadı hatta bir ara izlediğim adamın Douglas Braga değil Edgar Davids olduğunu düşündüm fakat haftaya hatırlanacak isim Arda Turan olacak. Bu hafta da gerçek "9"'u hatırlatan olağanüstü bir kafa vuruşuyla takımı öne geçirdi. 

Caner Erkin'in hakkında ne kadar olumlu düşündüğümü bu blogu takip eden sayılı sayıda ki insan bilir. Fakat, Caner kesinlikle sol bek oynamamalı. "Basic Fundemental Knowledge" diye nitelendirilen basit fundemental bilgiden "savunma" adına kesinlikle uzak. Ters kademesi yok, pozisyon almada başarısız ve en önemli 2 unsur rakibi nasıl karşılayacağını bilmemesi ve offside pozisyonlarını devamlı bozması unutmayalım bu hatalar Antalya'da bize 2 gole mal oldu. Burada suçlu kesinlikle Caner değil çünkü Caner'in yeri orası değil. Sol iç oynadığında ne kadar etkili olduğunu bizlere gösterdi Hakan Balta'nın dönmesiyle de Frank Rijkaard bu zorunluluktan vazgeçecektir eminim. 



Gelelim yeni transfer Dos Santos ve takımda değiştirdiklerine. Oyuna girmesinden sonra önce sol iç daha sonra da forvet oynayan Gio, Rijkaard'ın ve bizim ikinci 4-6-0 deneyimi oldu diyebiliriz. Strum Graz maçında Keita'yı kullandığımız yerde 20 dakika kadar oynayan Dos Santos, çok parlak bir oyun göstermese de alışı, verişi eski halinden pek de uzakta olmadığının göstergesi. Düzenli süre bulmaya başladığında ya da Kader Keita'nın dönüşünde sonuna kadar güvendiğim 4-6-0 dizilişinde Arda ve Keita ve hatta Elano Blummer ile pozisyon değiştirerek çok yönlü hücum silahlarını konuşturabilir fakat 4-6-0'ı yada bir diğer deyişle 4-3-3-0'ı ayarsız enerji Barış Özbek'le oynamak intihar olur. 

Son sözüm Leo Franco isimli kaleci bozması için. Bu adam bize kalp çarpıntıları geçirmeye devam edecekse bırakın Ufuk oynasın. Dakika 90+2 önünde öylesine zıplayan adama çarpan bir degaj yapıyor. Efsanenin onu Milli Takıma çağırmamasında bir sebep varmış demek..!
 

2 yorum:

  1. ofans hattı inanılmaz şişti bence. yani amrcl kısmı.

    leo gönderilip yerine adam akıllı bi mc alması lazım galatasaray'ın avrupa'da başarıdan söz etmesi için. bu operasyon için sezon sonunu bekliyorlar galiba. leo maç kurtaran kaleci değil, hiç bi zaman da olamadı. çıkarılmayacak bi top çıkardığını 19. hafta itibariyle hatırlamıyorum ben... yine de galatasaray şu anda fena bi çıkmazda olan atletico'yu "güle oynaya" geçecektir diye düşünüyorum...

    YanıtlaSil
  2. kıvanç ben maç kurtarmasını bıraktım maç mahvetmesin. Seyircinin senin benim güvenmemem çok önemli değil ama defans kalecisine güvenmiyor ise büyük sıkıntı var demektir.

    YanıtlaSil