5 Şubat 2010 Cuma

I am no Man, I am Cantona








Dün gece itibariyle futbol hakkında ki filmlerle ilgili bir muhabbet içindeyken elimizde olan kral filmlerin sadece Green Street Hooligans, Shoulin Soccer ve The Football Factory olduğundan yakınır haldeyken arkadaşım Kıvanç Turhan'ın tavsiyesiyle gün itibariyle Not.Forest efsanesi Brian Clough'un hayatını anlatan "Damned United" ve futbolcuyken çok az maçını izleme şansına sahip olduğum fakat hala ona saygı için "yakalarımı kaldırdığım" adam hakkında yani Cantona hakkında olan Looking For Eric'i izlemiş bulunmaktayım.

Looking for Eric, bir Fransız ve İngiliz ortak yapımı, kaynağı ise hayatın her zaman kendisi olduğunu iddia ettiğim futbol ve takımlar. Steve Evets'in muhteşem oyunculuğuyla şahlanan Jack Bishop, "o" kadını yıllarca önce terk etmiş, öz kızı ve 2 adet hayırsız üvey evladı arasında gelip giden bir Manchester United fanatiğidir.Odasında Eric the King'in boy boy resimleri olan bu abimizi artık tutunamadığı, uğraşmadığı ve kırılmakta olana yaşamına bağlamaya çalışan arkadaşları "kendilerini idolleştirdikleri bir adamın yerine koyma" tarzı bir eyleme girmelerinin ertesinde, Jack 2 duman üfleyeyim derken Cantona'nın sanrısıyla karşılaşır ve hayatındaki her şey bir anda değişmeye başlar...Spoiler olmaması adına "plot" hakkında daha fazla bilgi vermeyeceğim.



Looking for Eric, bu sene Cannes'da yarışacak. Cantona'nın varlığı Fransızları ne kadar etkiler bilmiyorum ama genelde "ağır", yapımları tutan Cannes jurisinin bu filme bir ödül vereceğini zannetmiyorum ama Looking for Eric futbol ile yaşamı çok iyi birleştirmiş bir film. 40.000 kişinin önünde takım arkadaşlarınıza güvenirsiniz, sizi sevenlere güvenirsiniz, yaşadığınız gezegende olduğu gibi...Arkadaşlarınızın kıçınızı kollamasından mutlu olursunuz ve sizde onlarınkini kollarsınız.. Ve ne olursa olsun daha fazla seçenek olduğunu düşünmeniz gerekir hayatta tıpkı futboldaki gibi...Şut çekmek yada çalım atmak her zaman gole giden yol değildir, zaman zaman pas ta vermek gerekir. Eric Cantona gibi karızma akan,egosu tavan bir futbolcunun hayatında ki "sweetest moment ever"'ın bir pas olması gibi başkasını mutlu etmek, en mutlu anıdır hayatınızın bazen... Dediğim gibi ödül alır mı bilmiyorum fakat Ken Loach'ın yönettiği bu film sadece futbol izleyicileri için değil herkes için geliyor...Cannes'da gösterilene kadar sinemada izleme imkanınız olmadığı için "korsan production" lara yönelmeniz gerekiyor ilgililer yorum bırakabilir. ( Başrol Steve Evets ve Cantona'nın yaptığı dans kaçırılmaz)





Cantona hakkında biraz bilgi : '66 Marsilya doğumlu. '87 de profesyonel futbola başladı.Les Blues ile 45 maçta 20 gol atan Cantona; Marsilya ile Ligue 1 şampiyonu, Montpellier ile Fransa Kupası şampiyonudur. 1992'de Leeds United ile İngiltere macerası başlayan Eric the King esas şöhreti Manchester United ile yaptı. Leeds'le 1 kere MANU'yla 4 kere olmak üzere 5 kez Premier League şampiyonu olan Cantona yakalarını kaldırarak giydiği 7 Numaralı forması ve bir taraftara sahanın içinden attığı uçan tekmesiyle ve akıl almaz gollerle tanınan arızaların kralı bir oyuncu. "Kral" ve "Kusurlu Dahi" olarak da tanınan Eric tarihin en iyi futbolcularındandı ve kim ne derse desin ne Beckham ne de Cristiano Ronaldo "7" nin gerçek sahibidir. "7" numaranın Kralı Cantonadır.


Futbolu bıraktıktan sonra sinemada ve çeşitli organizasyonlarda rastladığımız Cantonayı dün gece de Monaco'daki Poker Turnuvasında büyük ödül olan 1 milyon Euro'yu getirirken izledik.


Filmografisi de şöyle : 



  • 1995 - Le bonheur est dans le pré,
  • 1995 - Eleven Men Against Eleven,
  • 1998 - Elizabeth,
  • 1998 - Mookie,
  • 1999 - Les enfants du marais,
  • 2001 - La grande vie!,
  • 2003 - L'Outremangeur,
  • 2005 - La vie est à nous,
  • 2005 - Une belle histoire,
  • 2009 - Looking for Eric,

3 yorum:

  1. aslında looking for eric'i derken izlememiş olacağını hiç düşünmüyordum. sadece aklımda kalan futbol üzerine filmleri sayıyordum. denk geldi :)

    the damned united'da benim gibi clough hastası için oldukça başarılı bi filmdi. onu da aradan çıkar bi ara. film çok kısa geldi bana, olsa 2-3 saat daha hiç sıkılmadan izlerdim...

    YanıtlaSil
  2. the damned united'ı da izledim zaten. Evet bende uzun süre Nothingham günlerinden bir parça gelicek diye bekledim ama gelmedi.

    YanıtlaSil
  3. KEN LOACH!! neslinin en basarili yonetmenlerinden Ken Loach!

    YanıtlaSil